Yeni Türkiye… Eski Türkiye…

 “İş sağlığı ve güvenliği yasası öncesi Türkiye” ve “İş sağlığı güvenliği yasası sonrası Türkiye” tanımlarını düşünerek başlıktaki Yeni Türkiye/Eski Türkiye tanımlarını kullandım. Ancak ben daha çok sektörün ne yönde geliştiği ile ilgili gözlemlerimi paylaşmak istiyorum

Abarttığım düşünülmesin, benim gördüğüm açıdan Türkiye “İş Sağlığı ve Güvenliği” yasası ile çok ciddi bir değişim geçirdi. Bazı değişimler toplumun tamamı tarafından anlaşılamadan toplumları değiştirebiliyor. Bu değişimleri küçük ölçekte bir alana uygularsanız değişimi fark edersiniz, ancak 75 milyonu kapsayan bir kesime uygulandığında hissedilmesi zordur. Tabii esasında yapılan işin ne kadar duyurulduğu da vardır.

“İş sağlığı ve güvenliği yasası” Türkiye’de önemli bir değişime neden oldu. Sessiz sedasız bir şekilde de toplumun abartısız tamamına yakınının hayatlarında önemli bir değişiklik oldu. Sektör firmaları ve profesyonelleri, akademisyenler, ilgili kurumlar ve büyük-orta ölçekli özel kuruluşlar dışında kalan ve toplumun %90’ından fazlasını oluşturan kesim henüz bunun farkında değil.

Uzun bir süredir yayınladığımız yayınlarımıza iki sayıdır yazılar yazıyorum. İlk yazımda da ikinci yazımda da özellikle “yeni yasa” ile ilgili pozitif yorum ve gözlemlerimi paylaşıyorum. Sektörün içinde olduğumuz için birçok kesimle bir araya geliyoruz. Yasanın her maddesini farklı kesimler tartışıyor ve yorum yapıyorlar. Ancak benim yorumum yasanın içeriği ile ilgili değil. Beni ilgilendiren esas konu, yasa ile beraber oluşan ortam, gelişmeler, yansımaları. Bunları da işimiz gereği ölçebilme şansımız oluyor.

Bir önceki yazımda da belirttiğim bir konu vardı. Düzenlenen fuarları inceleyin, hep güçlü sektörleri bulacaksınız. Bir fuarı doldurabilmek için güçlü sektörlere ihtiyaç duyarsınız. İş Sağlığı ve Güvenliği sektörünün yıllardır denenmesine karşın bir türlü güçlü fuarı oluşamadı, çünkü sektör yeterince güçlü değildi. Ancak yasa ile bu değişti.

(Tabii burada çok güzel bir fuar organizasyonu gerçekleştiren ve sektörü çok iyi anlayıp çok doğru çözümler oluşturan ekip arkadaşlarımın başarılarını gözardı etmek doğru olmaz. Birçok fuarda başarılamayan bu fuarda başarıldı.)

Sektörün son 4 yılda yaşadığı süreçte çok şey değişti. Bunları ana hatları ile tanımlamaya çalışırsak;

• Sektör sınıf atlayarak kabul değiştirdi
• Sektörün finansal hacmi büyüdü
• Birçok kişi için yeni bir uzmanlık alanı açıldı
• Sektördeki firma sayısı arttı
• Uluslararası firmalar Türkiye ile daha fazla ilgilenmeye başladılar

Evet, tüm bunlar oldu, hatta daha fazlası da oldu. Ancak bir konu var ki onun listenin başında olması gerekiyordu/gerekiyor/gerekecek

Üretici firma sayısının artması

Bu çok önemli bir konu. Aslında ülkemizin ekonomisi açısından çok önemli. Birçok sektörde dünyanın önemli üreticilerinden olan ülkemizin İş sağlığı ve güvenliği ürünleri alanında da söz sahibi bir ülke olmaması için bir neden yok. Aslında ülkemizde çok önemli üreticiler var. 2011’de başlayan değişim ile beraber üreticilerimiz de pazarlarını geliştirdiler. Ancak pazarın büyümesine karşı gelen oranda üretim olmadığından ve/veya ürün çeşitliliği olmadığından üreticilerimiz pazardaki boşluğun tamamını dolduramıyorlar. Zaten böyle bir konu hiçbir sektörde olamaz. Dünyanın her yerinden her çeşit ürün her pazarda yer bulmalı ki global ekonomi gerçekleşsin. Ancak her ne olursa olsun ülkemizde üretim gelişmeli. Üretimin gelişmesi direk olarak istihdamın artmasını sağlayan en önemli etken.

Bu söylediğimden, uluslararası firmalara karşı bir düşünce içinde olduğum anlamı çıkarılmasın. Ben her türlü firmanın her alanda yerinin olduğuna inanıyorum. Zaten bazı firmaların ürünlerinin yerinin doldurulması mümkün değil. Ancak o ürünün yan sanayinin, tamamlayıcılarının ülkemizde üretiliyor olması önemli.

Bunun yanında, yurtdışından getirilen kötü kalitede ürünlerin de sektördeki büyüme esnasında oluşan ihtiyaç nedeniyle ülkemize girişlerinin olmaması gerekiyor. Bunun da nüne geçecek en doğru yöntem yine üretimin artmasıdır. Ülkemizde her kalitede ürün üretilmeli ve hatta bu ürünler dünyanın her yerine ihraç edilmelidir.

Sonuç olarak, yeni bir yasa ile bir alan doğru yola sokuldu. Şimdi sıra sektördeki firmaların doğru yönde büyümelerini desteklemekte…

Sadece üretici değil, hizmet alanında da sektöre birçok yeni firma girdi, giriyor. Bu firmalar da desteklenmeli ve doğru yönde gelişmeleri sağlanmalı…

Feridun Bayram
Genel Müdür
Marmara Tanıtım Fuarcılık